
Binnur Şafak Nigiz'ın Fantastik Dünyası: İçinde Bir Sen (Asreman)
🔥 “Kalbim donsa da ruhum seni unutmayacak!”
Fantastik edebiyatın büyüsüne kapılmayı sevenler için heyecan dolu bir macera olan “İçinde Bir Sen” serisinin ikinci kitabı, okurları beklenmedik olaylar ve sürükleyici karakterlerle büyüleyici bir dünyaya davet ediyor. Yazarın ustalığıyla kurgulanan evrende, aşkın tutkusu ve geçmiş sırların perdesi aralanıyor. Akıcı bir dille kaleme alınmış bu serinin ikinci kitabı, kendine has atmosferiyle okurlara soluksuz bir okuma deneyimi sunuyor.
🐍 “Bazen geçmiş o kadar yakındır ki, bugünün geleceğin olur, geleceğin kaybolur. Ben geçmişte yaşayan bir ruh değildim, ben geçmişte taşıdığın ruh tarafından bugünü esir edilmiş bir bedendim. Ve şimdi geçmiş, beni sadece esir etmek için değil, tamamen ele geçirmek için bana doğru taarruza geçmişti.”
Mahinev ve Efken’in yakınlaşması ile yaşanan büyük tutulmayla, Mahinev Nigin Bağı’yla mühürlendiği kişinin kim olduğu anlıyor ve hafızasındaki eksik parçaları tamamlamak için bir yola çıkıyor. Bu olaydan sonra Varta’nın kapısı tehlikeli varlıklara açılmıştır.
🔥 “Kanımda hem zehir vardı hem de şifa. Kanımda Efken’i yaşatan bir şifa, bir başkasını öldüren bir zehir vardı. Ve Efken Karaduman, bunu biliyordu.”
Mahinev, babaannesinin Sezgi’nin rüyaları yoluyla haber vererek gitmesini istediği tapınakta elmas bir beden bulur ve aralarında bir bağlantı olduğunu keşfeder. Kan yemini hakkında ki gerçekleri öğrenir.
🐺 “Seni seviyordum, sen benim en büyük rakibimdin ve ben seni seviyordum.” “Sakladığı adam benim,” dedi yavaşça. “Nigin’in benim.”
Efken’le aralarında olan ilişkinin bir geçmişe dayandığını öğrenen Mahinev, açığa çıkan her bir anıyla beraber güçlerini yavaş yavaş keşfetmeye ve düşmanla savaşmak için müttefik toplayıp hazırlanmaya başlarlar.
Kim olduğunu ve güçlerini farkeden sadece Mahinev değildir. Efken’de kim olduğuyla yüzleşmeye, Mahinev uğruna herşeyi yapmaya hazırdır.
🔥 Bir kılıcın kabzasından çıkarken etrafa yaydığı sesle beraber, avucumun içinden fırlayarak bir kılıç formu alıp keskin bir şekilde parlamaya başlayan yılanı görmeleri bir oldu. Zirkon taşların süslediği kılıcı yılan derisinin sardığı kolumla kaldırıp, “Ben Mega Mar Kraliçesi, Meness Mahinev Demir!” diye bağırdım. “Kan Yemini’ni bozuyorum!”
Her bir karakter, derin geçmiş sırları ve içinde barındırdığı güçlerle okurları şaşırtıyor. Yazar, karakterlerin duygusal yolculuklarına ve kendi kimliklerini keşfetme süreçlerine odaklanarak, okuyucuları hikayeye daha da bağlıyor. Mahinev'in hafızasındaki eksik parçaları tamamlama ve güçlerini keşfetme yolculuğu, okurları da merakla beklemeye sürüklüyor.