
Bir Ruhun Yarısı
Olivia Atwater’ın “Bir Ruhun Yarısı” romanı, lanetli bir genç kadının, huysuz bir büyücüyle yollarının kesiştiği ve Londra’nın karanlık büyü salgınına karşı mücadele ettikleri, tarihi-fantastik bir peri masalı. Aşk, lanetler ve sihir dolu bu dokunaklı hikâye sizi büyüleyecek.
Theodora Ettings, namıdiğer Dora, küçük yaşta bir peri soylusu tarafından lanetlenmiş bir genç kadındır. Annesinin, ilk çocuğunun ruhunu bir periye vaat etmesi sonucu Dora, ruhunun yarısını kaybeder. Duygularının çoğunu hissedemez hale gelen Dora, toplum içinde tuhaf ve hissiz biri olarak görülür. Yine de onu koşulsuz seven kuzeni Vanessa ile güçlü bir bağ kurmuştur. Vanessa’nın evlilik çağına gelmesiyle birlikte ikili, Londra sosyetesine katılmak için yola çıkar.
Dora’nın asıl amacı evlilik değil, ruhunun yarısını geri kazanmaktır. Kuzeni Vanessa, Dora’ya yardım etmek için İngiltere’nin ünlü saray büyücüsü Elias Wilder’la temasa geçer. Elias, Londra’yı etkisi altına alan ölümcül bir uyku hastalığının sırrını çözmeye çalışırken, Dora’nın lanetiyle ilgilenmeye başlar. Böylece Dora ve Elias’ın yolları kesişir. Her ikisi de toplumdan dışlanmış, alışılmış normların dışında insanlardır. Bu da aralarında, başlangıçta fark edilmesi zor ama zamanla büyüyen bir bağa yol açar.
Elias ilk başta kaba, mesafeli ve huysuz görünse de Dora’nın farklılığına karşı derin bir hayranlık beslemeye başlar. Dora da ilk kez hissetmediğini sandığı duyguların yeniden filizlendiğini fark eder. Aralarındaki çekim giderek büyürken, birlikte hem Dora’nın lanetinin kaynağına inerler hem de şehirdeki büyü salgınının arkasındaki karanlığı ortaya çıkarırlar.