Fısıltı Korusu – Kayıp Bir Kız Kardeşin Ardından Gelen Masalsı Yolculuk
Patti Callahan Henry’nin “Fısıltı Korusu” kitabı, savaşın gölgesinde ayrılan iki kız kardeşin, gerçek ve masal arasında geçen dokunaklı hikâyesini gözler önüne seriyor. Büyüleyici bir anlatım, iki farklı zaman ve unutulmaz karakterlerle bezeli bir roman.
1939 yılının savaşla kuşatılmış Londra’sında, on dört yaşındaki Hazel ve beş yaşındaki kız kardeşi Flora, bombalardan uzaklaştırılmak için kırsal bir bölgeye tahliye edilir. Hazel, küçük kardeşinin korkularını hafifletmek için hayal dünyasında Fısıltı Korusu adını verdikleri masalsı bir evren yaratır. Kız kardeşler bu kurgusal diyarda teselli bulur. Kendilerini Bayan Aberdeen ve oğlu Harry’nin şefkatli evinde bulduklarında, gerçek ve hayal birbirine karışır.
Hazel’ın anlattığı hikâyeler, Flora için bir tür kalkan olurken, hayatları büyük bir trajediyle sarsılır. Nehir kenarında oyun oynarken Flora kaybolur ve bir daha bulunamaz. Hazel bu kayıptan kendini sorumlu tutar ve hayatı boyunca bu vicdan azabıyla yaşar. Flora’nın yokluğu, Hazel’ın iç dünyasında kapanmayan bir yara olarak kalır.
Yıllar sonra, 1960’ta, Hazel artık bir kitapçıda çalışan yetişkin bir kadındır. Günlerini kitaplar arasında geçirirken, bir gün gelen gizemli bir paketin içinden çıkan “Fısıltı Korusu” adlı kitap, geçmişin kapılarını aralar. Kitapta Flora ile birlikte kurdukları hayal dünyasının ayrıntılarını görmek, Hazel’ı tekrar geçmişe sürükler. Bu kitabı kimin yazdığı, Flora’nın hâlâ hayatta olup olmadığı soruları tüm düzenini altüst eder.
