Winslow Covington, tek gecelik ilişki yaşayacak biri değildi. Çünkü şimdiye kadar yanlış adamla yıllarımı harcamakla meşguldüm. Griffin de doğru adam değildi ama bir polis olarak öğrendiğim bir şey vardı:Bazen yanlışı ya da doğruyu seçmek diye bir şey yoktu. Olay, yanlışın içindeki doğruyu seçmekti.
Kitabın Konusu 🗻
Winslow Covington hayata, özgürlüğe ve kanunların üstünlüğüne inanırdı. Quincy, Montana’nın yeni polis şefi olarak kendini topluma kanıtlamaya ve bu pozisyonu belediye başkanı olan büyükbabasının sayesinde almadığını kanıtlamaya kararlıydı.
İhtiyar’a göre tek yapması gereken Edenların onayını almaktı. Kasabanın kurucu ailesinin güvenini kazanmak kolay olabilirdi… Eğer ailenin en büyük oğlu ile bir kaçamak yaşamamış olsaydı. Winslow’un savunması; kasabadaki ilk gecesi olmasıydı. Bu yüzden o sert ve çekici adamın Quincy Kraliyeti’nden olduğunu fark etmemişti. Griffin Eden çekilmez ve kibirli bir adamdı. Ayrıca herkese de Winslow’un bir yabancı olduğunu hatırlatıp duruyordu.
Winslow, Griffin’den uzak durmak için elinden geleni yapsa da Eden arazisinde ölü bir kadın bulunduğunda ikisinin yolları bir kez daha kesişmek zorunda kalmıştı.
Katile dair ipuçları kasabanın sakinlerini gösterdiğinde Griffin, Winslow’un sandığından fazlası olduğunu fark etti. Güzel, zeki ve karşı konulması zordu. Hem Griffin hem katil için.
Kitabın Yorumu 🗻
Tabii ki, hikayenin derinliklerine bir göz atalım. İlk olarak, Winslow Covington'un karakteri oldukça çekici. Onun Bozeman Polis Departmanındaki on yıllık başarılı geçmişi, profesyonellik konusundaki yeteneğini vurguluyor. Ancak, özel hayatındaki sorunlar, aldatılma travması ve Quincy kasabasına gitme kararı, onun insan yanını ve zorluklarla başa çıkma çabasını ortaya koyuyor. Bu, okuyucunun Winslow'a bağlamasını ve onun yaşadığı zorlukları anlamasını sağlıyor.
Griffin Eden'in karakteri ise kasabanın gözde bekarı olarak öne çıkıyor. Ailesine bağlılığı ve ilişkilerden kaçınma kararı, onun karakterinin derinlik kazanmasına neden oluyor. Ayrıca, Winslow ile olan ilişkisinin geçmişteki kaçamaklarla şekillenmiş olması, hikayeye bir doz gerilim ekliyor.
Ölü kadının bulunduğu gizemli olay, hikayenin ana çatısını oluşturuyor. Bu olay, kasabanın sakinlerini etkileyen bir gizemi çözmeye yönelik bir çaba başlatıyor. Griffin'in bu olayın iç yüzünü ortaya çıkarmaya çalışırken Winslow ile olan ilişkisi, okuyucuya hem aksiyon hem de duygusal bir yolculuk sunuyor.
Aşk teması, hikayeye duygusal bir derinlik katıyor. Winslow'un kasabaya geldiği ilk gece Griffin ile yaşadığı tek gecelik kaçamak, beklenmedik bir dönemeçle karşılaşmasına neden oluyor. Bu romantik unsur, hikayenin sadece polisiye ve gizem unsurlarıyla sınırlı kalmayıp duygusal bir boyut kazanmasını sağlıyor.
Vee söylemeden geçemeyeceğim şahane kitap kapağı tasarımları 😍 İndigo Dağı ve Winslow Covington tek bir kapakta 🔥 Winn'in yaban mersini renginde koyu mavi gözlerini anımsatıyor bu kapak rengi bana...
Kitaptan Alıntılar 🔥
“Uçabileceğini düşünüyor musun, Minik Kuş?”
Sesi bir kâbus gibi rüzgârın içinden fısıldadı.
Kapkara uçurumun zeminindeki kayalar, ay ışığını içine hapsetmiş gibi görünüyordu. Kenara doğru bir adım attığımda, kopkoyu ve sonsuz bir karanlık, bileğime bağlanmış bir ip gibi brni çekmeye başladı.
Uçmak acıtır mıydı?
“Hadi öğrenelim.”
...
“Bir insan denizinde, gürültünün üstünde ve ışıkların altında, bana attığı bir bakışla dünya eriyip gitmişti… O anda, o tek bakışıyla bir belaya bulaştığımı biliyordum. Yaptığımız kaçamak, bir özlem haline geliyordu...”
...
Sonuç olarak, Indigo Dağı'nın karakter gelişimi, gizemli olaylar ve duygusal karmaşıklıkla dolu bir hikayeye sahip olduğunu söyleyebilirim. Okuyucuyu, kasaba yaşamının içine çeken ve her karakterin kendi içsel mücadeleleriyle başa çıkma çabasını gözler önüne seren bir roman gibi görünüyor.
