
Juniper Tepesi
”Bu evi dolduracak büyüklükte kaotik bir aile istiyorum. Gecenin bir yarısı oyuncakların üzerine basmak istiyorum. Kavgaları ayırmak ve derisi yüzülmüş dizleri sarmak istiyorum. Karmaşayı istiyorum. Tutkuyu istiyorum. Çocuklarımızı büyütürken seni izlemek istiyorum.”
Kitabın Konusu 🏔️
Memphis Ward hayatının en kötü beşinci gününde Quincy, Montana'ya geldi. Duş almaya, bir şeyler atıştırmaya ve biraz akıl sağlığına ihtiyacı vardı. Çünkü ülkenin bir ucundan diğer ucuna yeni doğmuş bebeği ile taşınmak şimdiye kadar yaptığı en çılgınca şeydi. Ama belki de iyi bir hayat kurmak biraz çılgınlık yapmayı gerektiriyordu. Geçmişini geride bırakmak; bin kilometre ve yeni bir şehir gerektiriyorsa ve bu, oğlu için iyi bir gelecek anlamına geliyorsa bunu yapacaktı. Görkemli hayatını geride bırakması gerekse bile. The Eloise Oteli'nde temizlikçi olarak çalışması ve bir garajın üstündeki küçük çatı katı dairede yaşaması gerekse bile. Hayatının en kötü beşinci gününde, şimdiye kadar gördüğü en yakışıklı adamla tanıştı. Knox Eden güzel, günaha teşvik eden bir rüya, bir şef ve onun geçici ev sahibiydi. Keskin, sakallı çenesi, dövmeli kolları ile saf ve vahşiydi. Onun asla sahip olmadığı ve sahip olamayacağı her şeydi. Çünkü hayatının en kötü birinci gününden sonra Memphis iyi bir hayata sahip olmanın hayallerinden de vazgeçmeyi gerektirdiğini öğrenmişti. Bu yüzden Knox Eden gibi bir adam sadece bir hayal olarak kalacaktı.
“Juniper Tepesi,” Devney Perry’nin Edens Serisi’nin ikinci kitabı olarak karşımıza çıkıyor. Bu seriye bayılıyorum 💚 Edens ailesindeki herkesi yeniden görmek ama başkalarının hikayeleriyle dahil olmak inanılmaz keyifliydi hele de su gibi akıcı kaleme sahip bir yazardan okurken 😍 Griffin’i sevmiştim ama Knox Edens sen nasıl bir adamsın ya 🫠
Memphis Ward’ın hayatının en zor beşinci gününde, iki aylık oğlu Drake ile birlikte Quincy, Montana’ya gelmesiyle başlıyor. Memphis, geçmişini geride bırakmak ve oğlu için yeni bir hayat kurmak amacıyla bütün servetini elinin tersiyle itip sıfırdan Eloise Oteli’nde temizlikçi olarak işe başlar. Ancak, kalacak bir yer bulamadığında, otelin sahibi Eloise Eden’in yardımıyla Knox Eden’in çatı katındaki daireye yerleşir.
Knox Edens ise kendisini mutfağına adamış ve herkesten uzakta izole bir hayat yaşarken bir gün kucağında çığlık atan bir bebekle, gözyaşları içinde ve bitkin bir halde evinin önüne gelen kadın Memphis’e açık olmaması elde değildi 😻
Çöpçatanımız Drake geceleri uyumama yemini etmiş 😂 Her gece Drake ağladıkça Memphis ağlar… Bir gece dayanamayıp kapıyı çalan Knox, Drake’i kucağına alır ve her gece tekrar tekrar gelip Drake ve Memphis’i uyutmaya başlar 😍
“Şunu açıklığa kavuşturalım. Sen benimsin. Drake benim. Tüm bu günlerin ve her bir yarının. Tamamen benim. Beni istemiyor musun?”
Edens serinin ilk kitabı olan İndigo Dağı'nda Griffin Eden ve Winslow Covington aşkını ve gizemli cinayetleri okuduk.
Edens serisinin üçüncü kitabını heyecanla bekliyorum, özellikle sondaki Talia’nın kaçısından sonra 😂